Kuantum bilişim, blok zinciri güvenlik açıkları riskini artıran yavaş yönetişim mekanizmalarıyla birlikte kriptoya önemli bir tehdit oluşturuyor, diyor Colton Dillion, Quip Network'ün kurucu ortağı. Quip Network, dijital varlık depolaması için kuantuma dayanıklı kasalar sunuyor. Henüz yeni olmasına rağmen, kuantum bilişim—atom altı parçacıkların kuantum hallerini kullanarak hesaplamalar yapması, geleneksel transistörler ve ikili kod yerine—hızla ilerliyor. Google ve Microsoft gibi şirketler aktif olarak araştırma ve geliştirme çalışmaları yürütüyor. Amaç, karmaşık görevleri basitleştiren ve blok zincirlerini koruyan şifreleri kırma gibi işlemleri hızlandırabilecek dramatik bir işlem gücü artışına ulaşmak. Kuantum bilişim erişilebilir hale geldiğinde, saldırganların hemen ortaya çıkması pek olası değil. Dillion, bir röportajda şöyle açıklıyor: “Tehdit, Satoshi'nin anahtarlarının çalınmasıyla başlamayacak. Kuantum saldırıları ince, sessiz ve kademeli olacak—balinalar gibi gizlice fonları hareket ettirmek gibi. Toplum fark ettiğinde ise çok geç kalınmış olacak. ” Dillion, kuantum destekli çift harcama saldırısı içeren kıyamet senaryosunu hayal ediyor. Kuantum bilişimin, klasik bir %51 saldırısı için gereken madencilik gücünü yaklaşık %26’ya indirebileceğini belirtiyor. “Artık en büyük 10. 000 cüzdanı ele geçirdiğinizi düşünün.

Blok zincirini geriye sarıp, bu cüzdanları likide edip, tüm işlemleri çift harcama yaparak tekrar gerçekleştiriyorsunuz—işte bu gerçek nükleer bomba, ” diyor. Tabii ki sektör, çözümler geliştirmeye çalışıyor. Örneğin, Bitcoin geliştiricisi Agustin Cruz, Bitcoin İyileştirme Teklifi (BIP) olan QRAMP’ı önerdi. Bu teklif, sert bir çatallama (hard fork) yoluyla kuantuma dayanıklı adreslere geçişi zorunlu kılıyor. Aynı zamanda, kuantum girişimli yeni startup BTQ, proof-of-work mutabakatını tamamen kuantuma özgü bir yöntemle değiştirmeyi savunuyor. Ancak, bu önerilerin kabulü için topluluk mutabakatı gerekiyor ve blok zinciri yönetişimi—Bitcoin İyileştirme Teklifleri (BIP'ler) ve Ethereum İyileştirme Teklifleri (EIP'ler) gibi mekanizmalarla—sıklıkla politik çekişmelere sahiptir, bu da kararlaştırma süreçlerini uzatır ve temkinli hale getirir. Örneğin, Bitcoin topluluğunun OP_RETURN fonksiyonu üzerine aldığı karar yıllar sürdü; geniş geliştirici tartışmaları ve uygun blok zinciri kullanımı konusunda uzun görüşmeler yaşandı. Benzer şekilde, Ethereum’un güncellemeleri, özellikle Merge, uzun süren tartışmalar ve gecikmelerle karşılaştı. Dillion, yavaş yönetişimin kriptoyu savunmasız hale getirdiğini söylüyor çünkü kuantuma karşı tehditler, protokollerin uyum sağlayabileceğinden daha hızlı gelişiyor. “Herkes, bu durumu BIP’ler veya EIP’ler aracılığıyla genellikle geniş anlaşma sağlayacak şekilde yönetmeye çalışıyor, ama bu ciddi bir yük, ” diyor. Quip Network'ün kuantuma dayanıklı kasaları, politik tıkanıklıkları aşmayı hedefliyor; böylece acil kullanıcı düzeyinde benimsemeye imkan tanıyor ve protokol güncellemelerine ihtiyaç duymuyor. Bu kasalar, klasik kriptografi standartları ile kuantuma dayanıklı yöntemleri birleştiren hibrit kriptografi kullanıyor ve güvenliği blok zinciri protokollerinden bağımsız hale getiriyor. Etkin şekilde, büyük miktarda kripto tutan balinaların varlıklarını korumasına olanak tanıyor ve yönetişim mekanizmalarının yetişmesini sağlıyor. Dillion, kripto topluluklarının yavaş kararlar almaya tahammülü olmadığının altını çiziyor. “BIP ve EIP süreçleri yönetişim için iyi işler, ama hızlı tehditlere karşı zayıf, ” diyor. “Kuantum geldiğinde, saldırganlar beklemek zorunda kalmayacak. ” Colton Dillion, Toronto’da gerçekleşecek olan Consensus 2025’in parçası IEEE Kanada Blockchain Forumu’nda konuşacak. IEEE, Consensus’un Bilgi Ortağıdır.