Trump yönetimi, gelişmiş yapay zeka (AI) çiplerinin ihracatını sınırlayan ve Biden döneminde getirilen bir düzenlemeyi geri çekmeyi ve revize etmeyi planladığını açıkladı. Bu, en yeni AI donanımlarının kontrolü ve küresel dağıtımı konusunda önemli bir politika değişikliğini işaret ediyor. Ocak ayında, Başkan Biden görevi devretmeden önce hayata geçirilen önceki düzenleme, Çin’in gelişmiş bilişim teknolojilerine erişimini sınırlamayı ve ABD'nin AI geliştirme konusundaki liderliğini korumayı amaçlıyordu. Aynı zamanda, düşman ülkelerin (Çin, Rusya, İran ve Kuzey Kore gibi) bu AI bileşenlerini edinmesini tamamen engellemişti. Üç kademeli bir sistem kurulmuştu: en yakın müttefikler herhangi kısıtlama olmadan erişim sağlarken, yaklaşık 120 orta seviye ülke tedarik sınırlarına tabi tutulmuştu; ve düşman ülkeler tamamen bu bileşenlere ulaşamıyordu. Bu kademeli yaklaşım, teknoloji yayılımı ile ulusal güvenlik arasındaki dengeyi gözetiyordu. Ticaret Bakanlığı, bu düzenlemenin aşırı karmaşık ve bürokratik olduğunu belirterek, katı yapısının ABD'nin yenilikçiliğini ve rekabetçiliğini engelleyebileceği endişesini dile getirdi ve uluslararası işbirliğinde esneklik sağlayan düzenlemelere geçilmesini savundu. Trump yönetimi ise, bu kademeli sistemi daha basit hale getirip, doğrudan hükümet anlaşmalarına dayanan küresel lisanslama çerçevesi önermeyi düşünüyor.

Bu adım, ihracat kontrollerini sadeleştirecek, bürokrasiyle mücadele edecek ve ulusal güvenlik önceliklerini hızla gelişen AI sektörüne daha iyi uyum sağlayacak hale getirecek. Detaylar ve zaman çizelgesi henüz belli olmasa da, bu değişiklik, kritik teknolojilerin ihracatını yöneterek ulusal çıkarları koruma ve ABD teknolojik liderliğini sürdürme tartışmasının devam ettiğine işaret ediyor. Piyasa bu gelişmeye tepki gösterdi ve Nvidia’nın hisseleri, AI çip üreticilerine fırsatların genişleyebileceğine dair umutla yüzde 3 oranında yükseldi; ancak, saatler sonrası işlemlerde, daha fazla düzenleyici açıklama beklenirken yatırımcıların dikkatli olduğu görüldü. Bu politika değişikliği, AI’nin denetimi, etik kullanımı ve güvenlik riskleri konusundaki küresel tartışmaların ortasında gerçekleşiyor. ABD yetkilileri, gelişmiş AI’ye düşman erişimini engellemeyi ve aynı zamanda yeniliği ve uluslararası işbirliğini teşvik etmeyi amaçlıyor. AI’nin birçok sektörü dönüştürmeye devam ettiği bu dönemde, gelişmiş AI çipleri üzerindeki ihracat kontrolleri, sofistike makina öğrenimi ve yüksek performanslı hesaplama açısından stratejik öneme sahip olmaya devam ediyor. Biden döneminde uygulanan kısıtlayıcı, katmanlı modelden Trump’un önerdiği küresel anlaşma tabanlı sisteme geçiş, bu kritik politika alanında yeni bir aşamayı simgeliyor. Teknoloji paydaşları, hükümetler ve uluslararası ortaklar, bu gelişmeleri yakından takip ediyor ve bunların ulusal güvenlik, diplomasi ve küresel teknolojik liderlik açısından önemli sonuçları olacağını öngörüyorlar. Özetle, Trump yönetiminin, Biden dönemine ait yapay zeka çipleri ihracat kurallarını geri alıp, daha basit ve küresel çapta koordine edilen lisanslama sistemine geçirme niyeti, ABD çıkarlarını güvence altına alırken teknolojik liderliği sürdürmeyi amaçlayan stratejik bir yeniden değerlendirmeyi gösteriyor. Daha fazla detay ortaya çıktıkça, sektör ve politika yapıcılar, bu değişikliklerin AI ekosistemi ve uluslararası ilişkiler üzerindeki etkisini yakından izleyecekler.